''Dünden bugüne Basketbol'' gibisinden...
18.11.08
Hüsnü Çakırgillerle başladık ilk. te tribüne çıkardı, sen ''aaa hüsnü!'' derken 3lüğü gönderirdi te ordan. bizim tabirimizle ''deliksiz'' sokardı. dışarıdan attığı için geçersiz olurdu basketi. o dereceydi uzaktan şutları. Aliço vardı,

Pete Williams ve Larry Richard vardı, daha da eskiydi onlar. ama eskimediler bir türlü. hele de Pete.
Erdal Koşan saçma bir turnikeye girer, bloğu yerdi Rashard Griffith'ten. top çember civarında ise hep Dallas Comegys'de kalırdı. Dallas dışarıdaki İbo'yu görürdü. hücum süresi dolarken saçma bir atış yapardı İbo. ya deliksiz girerdi yada panyadan dönerdi. Dallas alırdı ribaundu tabiiki, tekrar dışarı çıkarırdı. ve top Henry Turner'a gelirdi. inceden bir crossover ile belini kırardı Steven Rogers'ın. Samir Avdiç ve Griffith'in üzerinden uçarak geçer, ağzıyla vururdu smacı. ve işin ilginci şu ki, sıra Tofaş hücumuna geldiğinde roller değişirdi busefer. o derece kaliteliydi takımlar. Mrsic, Netaş'taki yetenekli boşnak çocuktu, Elvir Baliç gibi.
rahmetli Conrad vardı, eskitti nekadar çember varsa. Alsancak'ta yapardı smacı, çemberin sesi Tepecik'e gelirdi.
en dandik takım dediğin Meysu'da bi Tunji Awojobi vardı, kral adamdı. Kombassan Konya'daki Jeff Sanders'a ne demeli? Karşıyaka'daki Robinson zaten tam bir baş belasıydı, Fener kaptı daha sonra.
Daçka'nın Ansley ve Strothers'ı gibi ikili kaç takımda vardı avrupada? yılların Chris Jackson'ı, Mahmoud Abdul-Rauf geldi Fener'e de adamdan son saniyede 4lük atış istediler. 3lük basket ve de faul yaptıracakmış adam. kaçmaz mı o takımdan?
Ricky Winslow'lar, David Rivers'lar, Richard Scott'lar, Kevin Rankin'ler, Kevin Thompson'lar, Kenny Miller'lar, dünyanın en enteresan oyuncusu Mirko Milicevic ve daha neler neler. şimdikilere bakıyorum da, öffff!
avrupa da apayrı bir olaydı. Fucka'lar, Myers'ler, Wilkins'ler,

tokatlamışlığımız da çoktur evelallah!
NBA ise bambaşka bir dünyaydı. şimdiki çok bilmiş basketbol tutkunu bebelere bakıyorum da, hangisi bir Isiah Thomas, Charles Barkley, Hakeem, Magic-Kareem, Stockton-Malone, Chris Mullin, Ewing, Kevin Johnson, Amiral Robinson, Drexler, James Worthy, Kenny Smith, Payton-Kemp, Mookie Blayloack, Tyrone Bogues, Sam Perkins, Steve Smith, Robert Parish, Elden Campbell ve bunlar kadar değerli onlarca oyuncuyu nerden bilirler ki? bilseler de ancak bazılarının emektar hallerini yada hiç seyretmediklerinin youtube kliplerini.

Jordan-Pippen-Rodman üçlüsünü saymıyorum...
neti sınırsıza çevirince youtube'a girdim, çıkamadım bir türlü. sırf 80ler sonu ve 90lar dönemi ile alakalı videolar izledim haftalarca. siz Kobe'yi, Wade'i, Iverson'ı ilah yapın bre deyyuslar. verin bana maç boyunca 50 şut şansı, 15ini yazayım. 30 sayı olsun ortalamam. onca kelek uzunun arasından gireyim, pivota vereyim topu, atsın. 10 küsür asist de öyle yapayım. al sana kral! bu aralar tekrar gaza geldim basketbol konusunda. açtım geçenlerde NBA tv'yi. Dallas - San Antonio maçına rastladım. ki kaliteli sayılabilecek 2 takım. içim sıkıldı resmen. sonra Golden State - Clippers maçına denkgeldim. bir eski Daruşşafaka - Meysu

Sonra bir haber duydum; LeBron James maç esnasında serbest atış çizgisinden sıçrayarak smaç yapmış, dünya ayağa kalkmış! öfff! Hay o çizgi batsın artık be! Julius Erving’den beri 30 küsür yıldır görmüyomu millet o çizgiden sıçrayanları?
son dönem de tek heyecanlandığım oyuncu da Vince Carter'dır, onu da belirteyim. hastayım sana Vince!


benim neslim çok şanslı sevgili okur. acıyorum şimdiki bebelere!
dipnot: bu yazıda, adını yazmayı unuttuğum, üşendiğim birton oyuncudan özürlerimi diler, ellerinden öperim. ayrıca dönemleri de karmançorman ele aldığımı da belirtmek isterim...
ekleme; Lindsay henüz çocuk yıldızdı o dönemlerde! canım benim!
Basketbol, NBA, TBL, Euro Leage, NCAA, Eurobasket, Euro Cup, Uleb Cup, 12 Dev Adam, Spor, Beden Eğitimi
This entry was posted
on 30 Kasım 2009 Pazartesi
at 12:23
. You can follow any responses to this entry through the
comments feed
.